ABD Hava Kuvvetleri'nden Kongre’ye, bu hurdalarla Çin’i durduramayız, mesajı

Amerika Birleşik Devletleri Savunma Bakanlığı’nın Hava Kuvvetleri’nden Sorumlu Bakan Yardımcısı (Sekreter) Frank Kendall, Joe Biden Hükûmeti’nin bir üyesi olarak göreve geldiğinden beri Kongre’den Hava Kuvvetleri’nin modernizasyonu için ciddi boyutlarda bir bütçe çıkarmak için kıran kırana bir mücadele veriyor. Kendall’ın bu mücadeleyi verirken kullandığı argüman ise son derece açık ve net: 

“ABD ordusunun Hava Kuvvetleri büyük ölçüde eskidi, Çin ve Rusya gibi silah envanterini sürekli yenileyen hasım ülkeler karşısında da onları ürkütme yeteneğini bütünüyle yitirdi.” 

Bakan Yardımcısı, bu gidişe radikal bir şekilde dur denilmezse, günümüzde hâlâ dünyanın en büyük askerî gücü sayılan ABD’nin Çin ve Rusya gibi ülkelerle olası bir sıcak çatışma durumunda onları ürkütüp geri adım attıracak en ufak bir caydırıcılığı kalmayacağını savunuyor.

Görevdeki ilk haftalarında bu konudaki görüşlerini daha alçak bir tonda dillendiren Frank Kendall, geçen pazartesi günü yaptığı halka açık ilk konuşmasında Kongre’yi oluşturan Senato ve Temsilciler Meclisi’nin üyelerine seslenerek, “Pek çok eyaletin milletvekilleri, ellerindeki hurda filolara mal bulmuş mağribi gibi saldırıyor ve onları muhafaza etmeye çalışıyor. Herkes çok iyi bilsin ki o filolar artık eski ve yorgun, sizi kapsamlı bir saldırıda kesinlikle koruyamayacaklar. O yüzden, hiçbir eyaletin elinde bulunan savunma ekipmanları, hükûmetimizin yürürlüğe koymaya çalıştığı geniş kapsamlı Hava Kuvvetleri Filo Emeklilik Planı’ndan muaf tutulamaz. Kongre’nin iki kanadına da sesleniyorum. Küçük düşünmeyin ve kazanmamız gereken en büyük savaşa odaklanın. Düşman hırsla silahlanıyor ve silahlarını da kesintisizce modernize ediyor. Eyaletlerinizin diğer ihtiyaçları elbette ki çok önemli, fakat başka sorunları çözeceksiniz diye sürekli savunmadan kısıntı yapmanız kabul edilemez” diye konuştu. 

“Hava Kuvvetleri’nde genel manzara hiç de parlak değil”

Kendall’ın ABD Kongresi’nde geride kalan hafta boyunca olumlu ve olumsuz yönde yankılara yol açan bu konuşması, Hava Kuvvetleri’nin düzenlediği “Hava, Uzay ve Siber Uzay Konferansı”nda gerçekleşti. ABD olarak “eskiciliğe” başlayıp, sahip oldukları her demode savunma sistemini son vidası da atıncaya kadar saklamayı ilke edinirlerse, kendilerine karşı bilenen, bu amaçla kaynaklarının önemli bir bölümünü silahlanmaya harcayan gözü kara hasımlara karşı asla caydırıcı olamayacaklarını savunan Kendall, sözlerini şöyle sürdürdü: 

“Empati kuruyorum ve milletvekillerinin kaynakları idareli kullanma konusundaki tutumlarını bir yere kadar anlıyorum. Seçildikleri bölgelere hizmet götürmek ve bu hizmeti çeşitlendirmek istiyorlar. Fakat, benim de bakan olarak görevim hava kuvvetlerini her an göreve hazır, modern ve diri tutmaktır. Gelecekte çok daha büyük risklerle yüzleşmek istemiyorsak, bugün başka işlere biraz daha az harcama yapacağız ve ordumuzu güçlendireceğiz. Bu amaçla, Kongre’yi bana her sorulduğunda ayrıntılı bilgilerle aydınlatmaya hazırım. Şimdilik şu kadarını söyleyeyim ki Hava Kuvvetleri envanterinde genel manzara hiç parlak değil ve bu alanda ne yapıp edip ilerleme sağlamak zorundayız.” 

Talep, son 12 yıldır Kongre’den geri dönüyor

Dünyaca Ünlü West Point Askerî Akademisi mezunu, özellikle füze savunma sistemlerinde uzmanlaşmış bir askerî mühendis olan Kendall, Biden tarafından geçen Temmuz ayında göreve getirilmiş, makamına oturduktan hemen sonra da Hava ve Uzay Kuvvetleri’nin bütçelerinde kapsamlı bir revizyona gitmişti. Savunma Bakanlığı tarafından Kongre’ye sunulan bu revize bütçe talebi hoşnutsuzlukla karşılandı, ancak Rendall o günlerde de kararının ardında durarak, “Bizim Hava Kuvvetleri olarak hesabımızla, Kongre’nin hesabı birbirini tutmuyor. Onlar, ‘Hangarda ne kadar eski uçak varsa bunlarla idare edin’ diyor, ben ise ‘Bu eskimiş filolar düşmanı korkutmaktan artık çok uzak’ diyorum” açıklamasını yapmıştı.

ABD Hava Kuvvetleri’nin elindeki eskimiş uçak filolarının elden çıkarılıp Mojave Çölü’ndeki uçak mezarlığına çekilmesi, bu ülkenin siyasetinde on yılı şakın bir süredir gündemde olan bir konu. İlk kez Demokrat Partili Başkan Barack Obama döneminde hükûmet U-2 casus uçaklarının, RQ-4 Global Hawk gözetleme uçaklarının ve A-10 Warthog saldırı uçaklarının filo olarak bütünüyle hizmetten çekilmesi gerektiğini Kongre’ye bildirmiş, fakat bu konuda beklediği desteği alamamıştı.

Cumhuriyetçi Partili Donald Trump döneminde konu yeniden gündeme geldi. Hava Kuvvetleri birkaç A-10 filosunun, ordudaki en eski uçak gruplarından biri olan Global Hawks’ların ve artık iyice yaşlanmış tanker uçaklar KC-10 ile KC-135’lerin hizmetten çekilmesi için başvuru yaptı. Fakat, Kongre bu başvuruları da geri püskürttü. 

Demokrat Partili Joe Biden yönetimi, şimdi bir kez daha Cumhuriyetçi temsilcilerin ağırlıkta olduğu bir yapıya bu konudaki tasarrufun ulusal güvenlik açısından zararlı olabilecek sonuçlarını anlatmaya ve onları iknâ etmeye çalışıyor. Fakat, ABD mâlî hukukunda yer alan “Bütçe Kontrol Yasası” adlı bir düzenleme, hava kuvvetlerindeki kapsamlı bir modernizasyon hareketini engelliyor, yerine eski nesil uçakların teknoloji yükseltmek suretiyle mümkün olduğu kadar uçurulması alternatifini dayatıyor.

“Külüstür uçakların bakım ve onarımına, yeni uçak almaktan daha çok para harcıyoruz”

Bakan Yardımcısı Kendall’ın son çıkışı, Demokrat Partili hükûmetin Kongre’ye bu kez durumun vahametini biraz daha derinlemesine aktararak, kendi seçim bölgelerindeki altyapı yatırımlarını önceleyen milletvekillerini “Eğer ki bu hurdaları pansuman tedbirlerle ayakta tutmaya devam edersek, sözgelimi Pasifik gibi gergin bir bölgede ansızın patlayacak olan bölgesel bir savaşta Çin’e karşı hâlimiz harap olur. Bunun da sorumluluğunu sizler taşırsınız” şeklinde gözdağı veren mesajlarla iknâ etmeye çalışacağını gösteriyor.

Kendall, konu hakkında yazılı ya da sözlü açıklama yaparken “Çin artık bizden korkmuyor” temasını sıklıkla işliyor, bunun da sorunu yeterince açık bir şekilde özetlediğini düşünüyor. Defense News adlı derginin geçtiğimiz Ağustos ayında kendisiyle yaptığı bir söyleşide, “Bu emekliye ayırma işi öyle parça parça, uzun yıllara yayılmış bir şekilde de olmamalı. Eskimiş bütün uçakların dökümünü çıkartacağım ve Kongre’ye isteklerimizi tek bir blok şeklinde sunacağım. Onlar da bunu bir defada görüşüp topluca karara bağlayacaklar. Böylelikle hem Hava Kuvvetleri, hem de Kongre yıllar yılı aynı sorunla meşgûl edilmeyecek. Biz de bütçemizi almış olarak işimize bakacağız” diye konuşmuştu.

Eski nesil uçakları emekliye ayırmak yerine bakım ve onarımla ayakta tutmaya çalışmanın hiçbir gerçekçiliğinin bulunmadığını savunan Bakan Yardımcısı, “Kaynaklarımızı tüketen, asıl bu yaklaşımdır. Yeni uçak üretip almaya harcamamız gereken paraları o külüstürleri iki gün daha ayakta tutabilmek için sürekli yedek parçaya, işçiliğe, hangarlara harcıyoruz. Kaldı ki artık pek çoğunun yedek parçası bile üretilmiyor. Bir mühendis olarak, Kongre’dekilere bunun akıl kârı bir model olmadığını ne yapıp edip anlatacağım” diye konuştu.

“Sizin yaptığınızı Çinli yapmaz!”

Bu, Kendall’ın orduda geniş kapsamlı modernizasyon konusunda verdiği ilk savaş değil. Kendisi, Obama yönetiminde de 2012'den 2017'ye kadar Satın Alma, Teknoloji ve Lojistikten Sorumlu Savunma Bakan Yardımcısı olarak görev yapmıştı.

West Point mezuniyeti nedeniyle ABD’nin rezerv kuvvetlerinden “emekli yarbay” rütbesine de sahip olan politikacı, bu konuyla ilgili Senato’daki destek arayışı sırasında yalnızca bir tek senatörün Çin tehdidi konusunda kendisiyle hemfikir olduğunu görerek dehşete kapıldığını, o senatörün de desteğini kendi eyaletindeki C-130'lar, A-10'lar, KC-10'lar, MQ-9'lar gibi hiçbir eski nesil uçağın emekli edilmemesi, herhangi bir üssün kapatılmaması ve bu alandan yerel ekonomiye etki edecek şekilde bir iş gücü tasfiyesi yapılmaması karşılığında vermeyi vaad ettiğini aktardı. 

Öfkeli Bakan Yardımcısı, geçen haftaki son konuşmasını da yine bu konuda çarpıcı bir benzetmeyle bitirmişti:

“Şöyle bir düşünün. Çin’in Hunan’daki Yasama Meclisi’nde bulunan temsilcilere ülkenin uçak filosunun artık eskidiği ve yenilenmesi gerektiği söyleniyor. Onlar ise Çin yapımı yeni nesil J-20 uçakları varken, J-10 gibi eski nesil bir serinin mümkün olan en son dakikaya kadar ülke savunmasında kalması gerektiğini söyleyip filoyu yenilemeyi reddediyorlar. Böyle bir şey olabilir mi? Ertesi sabah China Morning Post gazetesinde o adamlar için atılacak başlığı hayâl edebiliyor musunuz? Açıkçası ben edemiyorum.”

Yorum yapın