Bu analiz Yeniden Asya Girişimi’ne yönelik temel bir çerçeve sunmasının yanında bahse konu girişim ile Türk savunma sanayii arasındaki stratejik uyumu Güneydoğu Asya Bölgesi özelinde incelemektedir.
2019’da gerçekleştirilen 11. Büyükelçiler Konferansı, Türk dış politikası açısından önemli bir girişimin duyurulması nedeniyle dikkatleri çekmiştir. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu tarafından ilan edilen “Yeniden Asya Girişimi” özellikle “Asya’nın yükselişi” kavramının sıkça dile getirildiği son yıllarda, Türk dış politikasındaki “Asya” ekseninin geçmişten günümüze sürekliliğini vurgulayan önemli bir beyan niteliği taşımaktadır.
Ankara’nın Asya Kıtası’na yönelik uyguladığı stratejilerin bir vizyonunu sunan Yeniden Asya Girişimi paralelinde Türkiye’nin savunma sanayii alanında özellikle kıtada gerçekleştirdiği atılımlar, sektörel başarıların diplomatik stratejilerle desteklenerek daha yüksek seviyeye ulaştırılmasının önemli bir örneğini sunmaktadır. Bu analiz ilk olarak henüz bir politika belgesi yayımlamamış olması sebebiyle ayrıntılarının ilgiyle takip edildiği Yeniden Asya Girişimi’ne yönelik temel bir çerçeve sunmaktadır. Bu girişimin amaçlarını, uluslararası politikaya sunduğu katkıları, farklı aktörlerce üretilen Asya’ya yönelik stratejilerden ayrılan taraflarını ve Türk dış politikasının temel dinamikleri ile kurduğu ilişkiyi incelemektedir. İkinci olarak Yeniden Asya Girişimi’nin odaklandığı alt bölgelerden biri olan Güneydoğu Asya Bölgesi’nde Türk savunma sanayii sektörünün gördüğü ilgi paralelinde gerçekleşen sektör başarılarını irdeleyerek bahse konu girişim ile Türk savunma sanayii arasındaki stratejik uyumu bölge özelinde analiz etmektedir.
Analizin tamamına buradan ulaşabilirsiniz: Yeniden Asya Girişimi ve Türk Savunma Sanayiinin Güneydoğu Asya Açılımı
Kaynak: SETA / Diren Doğan
