Emekli savaş pilotları, Türkiye'nin ABD'den F-16 alma talebine nasıl bakıyor

Türkiye'nin, Rusya'dan S-400 alımının ardından ABD tarafından F-35 programından çıkarılması hava kuvvetlerinde yeni arayışlara neden oldu.

 

Ankara, kendi imkanlarıyla geliştirmeye çalıştığı Milli Muharip (Savaş) Uçağı'nın (MMU) seri üretime geçmesinin 2030'u bulması bekleniyor.

 

Her yıl ortalama 24 uçak üretileceğinden milli savaş uçaklarının Türk Hava Kuvvetleri'nin (THK) elindeki mevcut filonun yerini alabilecek sayıya ulaşması 2040'ları bulabilir.

 

Türkiye'nin elinde 2020 verilerine göre, Blok 30, Blok 40, Blok 50 ve Blok 50+ modellerinden olmak üzere 238 adet F-16 ile 25 F-4 olmak üzere 263 civarında aktif savaş uçağı bulunuyor.

 

Türk Hava Kuvvetleri'ne 2002'den beri yeni savaş uçağı alımı yapılmadığı biliniyor. Yeni uçak almak yerine mevcut olanların modernizasyonuna çalışıldı.

F-16 Blok 30 modelinin modernizasyonu eski adı TAİ olan TUSAŞ (Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş.) tarafından yapılıyor.

Yunanistan'ın alımları 'hava dengesi bozuluyor' endişesi yarattı

Türkiye'nin hava gücünün gündeme gelmesine ise Yunanistan'ın son süreçlerde attığı adımlar neden oldu.

Yunanistan'ın elinde 33 adet F-4, 154 adet  F-16, 24 adet Fransız yapımı Mirage-2000 BG Mig 2 ile 18 adet Mirage-2000 BG olmak üzere 227 civarı savaş uçağı var.

Ancak Yunanistan, Fransa'dan 18 adet gelişmiş Rafale savaş uçağı almak üzere anlaştı.

Geçen günlerde yapılan açıklamada bu sayının 24'e çıkarılacağı kaydedildi.

 

Ayrıca Yunanistan'ın filosuna 24 adet F-35'in de katılması bekleniyor.

Yunanistan'ın ilk etapta alacağı 18 adet Rafale uçağını Mirage-2000 BG yerine kullanması bekleniyor.

Yunanistan'ın söz konusu alımları tamamlaması, Türkiye'nin artık kullanım süreleri dolmak üzere olan 25 adet F-4'ün de hizmetten çıkarılması halinde iki ülke arasındaki hava dengesinin bozulacağını iddia eden bazı çevreler, milli savaş uçağı devreye girene kadar dengeyi korumak için yeni uçak alımı yapmanın şart olduğunu öne sürüyordu.

Buna karşı görüşte olanlar ise mevcut F-16'larla idare edilebileceğini, milli savaş uçağının beklenmesi gerektiğini, ek maliyet yaratmanın anlamsız olduğu görüşünü dile getiriyordu.

Türkiye'nin ABD'den uçak talebi tartışılıyor

Bu tartışmalar bir süreden beri devam ederken ilk görüşü savunanların tezlerini destekleyen bir gelişme yaşandı.

Reuters'in haberine göre Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri'nden (ABD) 40 adet F-16 Blok 70 uçağından satın almak için başvuru yaptı.

Teklifte TSK envanterinde bulunan 80 adet F-16 Blok 50 uçağı için modernizasyon kiti tedarik edilmesi de var.

Haberde başvurunun ABD Dışişleri Bakanlığı'nda değerlendirme sürecinde olduğu, bakanlık onay verirse kongreye gönderileceği ve kongrenin bu satışı bloke etme gücü olduğu da hatırlatıldı.

40 adet uçağın ve 80 adet uçak için modernizasyon kitinin maliyetin 10 milyar dolara mal olabileceği iddia ediliyor.

Merak edilen ise Türkiye'nin ilişkilerinin gergin olduğu ABD'nin bu talebi nasıl karşılayacağı.

Genel görüş kongreden satışa onay çıkmasının zor olduğu yönünde.

"Yeni uçak siparişini uygun bulmuyorum"

Peki bu gelişme uzun yıllar boyunca Türk Hava Kuvvetleri'nde savaş pilotu olarak görev yaparak üst düzey görevlerde bulunmuş isimlerce nasıl değerlendiriliyor?

Emekli Korgeneral Orhan Köse, F-16'ların yüzde 94'ünü yapan eski adı TAİ olan TUSAŞ varken ABD'den uçak siparişi verildiği haberini gerçekçi bulmadığını söyledi.

Yeni uçak siparişi verilmesini kesinlikle uygun bulmadığını ifade eden Köse, "Elimizde bol miktarda modern F-16 var. TUSAŞ, F-16 konusunda zirveye çıkmış bir kurum. Herhangi bir dış alıma ihtiyaç duyulacağını sanmıyorum. Zaten bazı parçalar diğer ülkelerle karşılıklı alınıp veriliyor. F-16'nın yüzde 100'ünü hiçbir ülkenin tek başına yapması düşünülemez. Bu sadece ABD'de mümkün diğer ülkeler ise ihtiyaç duydukları parçaları konsensüs halinde üretiyorlar. Türkiye'nin alınacağı söylenen Blok 70'lere de ihtiyacı yok. Gerekirse bunları kendisi de üretir" diye konuştu. 

"Asıl eksik uçak değil, yetişmiş pilot"

Köse, Türkiye'nin asıl ihtiyacının yeni savaş uçağı değil, yetişmiş savaş uçağı pilotu açığını kapatmak olduğunu belirterek, "Şu an Türkiye'nin elindeki uçakları uçuracak kadar yetişmiş pilotu yok. Bir F-16 filosunda 20 uçak bulunur. Her filoda en az 30-40 pilot olması gerekirken şimdi açığımız var. Daha elimizdeki uçakları pilot açığı olduğundan tam kapasite uçuramıyorken yeni uçak alıp ne yapacağız. Bunları uzaya mı göndereceğiz?" ifadelerini kullandı.

"Modernize halinde uçaklar en az 2045'lere kadar aktif kullanılır"

Emekli Hava Korgeneral Erdoğan Karakuş, milli savaş uçağı devreye girinceye kadar yeni uçak alımı yapılması gerektiğini iki yıldır dillendirdiğini ifade etti.

"Milli uçağın üretimi 2030 gibi başlayacak" diyen Karakuş, şunları söyledi:

"Her yıl 24 tane üretilse 2040'ta 240 civarı uçak elimizde olur. Modernize edilmesi planlanan Blok 50'ler 1990'ların sonunda 2001'lerde üretildi. Uçakların ömrü modernizasyon ile 60 yıl. Demek ki 2060'a kadar kullanılabilir. Hadi diyelim ki 2045'e kadar kullanıldı. İşte o arada milli savaş uçağı devreye girene kadar ihtiyacı görür. ABD vermez ise de İngiltere oradan Typhoon uçaklarını satabilirim diye el sallıyor. O da vermez ise demek ki iyice ipler kopmuş. O durumda Türkiye, Rusya'dan mı alır başka bir yola başvurur bilemem." 

"Mevcut F-16 kapasitesi yeterli, milli savaş uçağına öncelik verilmeli"

Emekli Hava Tümgeneral Beyazıt Karataş ise Türkiye'nin mevcut F-16 kapasitesinin yeterli olduğunu yeni F-16'ya gerek olmadığını, bunun yerine milli savaş uçağına öncelik verilmesi gerektiğini belirtti. 

Karataş, ABD'den uçak talebini politik girişim olarak niteleyerek, "Bu şartlarda satış kararının çıkması mümkün değil. Türkiye bu teklif ile fiyatını ve olabilirliğini görmek istiyor. Şirketten, Dışişleri'nden Pentagon'dan olumlu cevap gelse bile kongre süreci derken üç yıldan önce bitmez" dedi.

"Yeni F-16 alımı askeri dengeyi sağlamaz. Silah çeşitliliği lazım"

Emekli Pilot Kurmay Albay Osman Başıbüyük de ABD'den uçak alımı yapılmaması görüşünde.

Bunu da iki nedene bağlayan Başıbüyük, şöyle konuştu:

Eğer Yunanistan'ın silahlanması nedeniyle tedirgin oluyorsak askeri dengeyi sağlamak için silah çeşitliliğine gitmemiz gerekir. Bizim hava kuvvetlerinde bütün silahlarımız ABD sistemleri. Silah sistemlerinde çeşitliliğe gitmezseniz tek noktaya bağlı olursanız savaş anında sonucu siz değil ABD belirler. Hindistan'a bakın. Filosunda Mig-29'da var Fransız Rafale'de. Üç dört çeşit uçağı var. Silah çeşidi olmadan beka sağlama ve savaşın sonucunu belirleme şansınız sıfır. 40 değil 160 tane daha F-16 alsanız Yunanistan ile olası bir savaşta sonucu belirleme şansınız yok. İllaki ihtiyaç varsa Türkiye gitsin Fransa'da Rusya'dan veya başka yerden alsın. O zaman dengeleri karıştırmış oluyorsunuz.

"İki ülke silahlanma yarışına sokularak daha fazla borçlandırılıyor"

Başıbüyük, alıma karşı çıkmasının ikinci nedeni olarak da Türkiye ve Yunanistan'ın savaşmasının akla yakın bir durum olmadığını, iki ülkenin de bir silahlanma yarışına sokularak daha fazla borçlanmalarının sağlandığını ve bu şekilde siyasetlerinin yönlendirilmeye çalışıldığını sözlerine ekledi. 

Kaynak: The Independentturkish

Yorum yapın