Fides Teknoloji ve Güvenlik Sistemleri

Fides Teknoloji ve Güvenlik Sistemleri, Otomasyon, Elektronik Güvenlik ve Teknolojik Sistemler alanında faaliyet gösteriyor.

1994 yılında kurulan Şirket, gelişen teknolojiyle ve büyüyen pazarla birlikte ürün ve hizmet yelpazesini gün geçtikçe geliştirdi, farklı ihtiyaçlara gereken en iyi çözümleri sunarak, müşterilerine “doğru sistemleri” sunma ilkesiyle hareket etti.

Orta ve büyük ölçekli kamu ve özel sektör firmalarına anahtar teslim sistemler kuran FİDES, “zayıf akım” sistemleri olarak tanımlanan;

Kapalı Devre Kamera (CCTV) ve Görüntü Aktarım Sistemleri
Kartlı / Biometrik Geçiş Kontrol Sistemleri
Personel Devam Kontrol Sistemleri
Otopark Geçiş Kontrol ve Ücretlendirme Sistemleri
Otopark Boş Yer Gösterme Sistemleri
Kişi sayma ve Algılama Sistemleri
Bina ve Fabrika Otomasyon Sistemleri
Genel Anons ve Seslendirme Sistemleri
Yangın İhbar Sistemleri
Çevre Güvenlik ve Hırsız İhbar Sistemleri
Trafik Kontrol ve Araç Sınıflandırma Sistemleri
Bilgi İşlem Merkezi Dizaynı ve Yapılandırması
Ağ Aktif Cihazları Temini ve Altyapısı sistemler kuruyor.

FİDES Genel Müdürü Ömer Ünal, Defensehere.com’a, Şirket'in kuruluşundan bugüne gelinceye kadar yaptığı çalışmaları ve çalışma prensiplerini değerlendirdi:

“1994 yılında yazılım tarafında üretim yapıyorduk. 2 tane yazılımımız vardı, bir tanesi o yıllarda çok yaygın olmayan PDKS dediğimiz Personel Devam Kontrol Sistemi yazılımı. Bir de Otopark Kontrol Sistemleri’nin yazılımını ürettik. Komponentleri dışarıdan aldık, PDKS’nin de kart okuyucusunu bir tanesini biz yaptık ama pahalıya mal olunca yurt dışından almaya başladık.

Toplam FİDES çalışanı 20 beyaz yaka olmak üzere toplam 55 kişi.

Bizim çalışmamamız daha çok satış üzerine.

Temel felsefemiz; etrafımızda zaten yeterince yazılım ve donanım üreticisi veya mekanik donanım üreticisi var biz bunlarla iş birliği yaparız, bu firmaların ürettiği ürünleri biz satarız ama biz işin proje tarafında kalırız.
Karayollarının bir projesi vardı 2004 yılında, Trafik Sayım ve Sınıflandırma istediler. Bizim 1999’dan beri temasta olduğumuz bir İngiliz firması vardı. Bu firma ile 99 başladık ama 2004’te temsilcilik alabildik. O firmanın ürünü ile biz sistemi kurduk ama yazılımı yine biz yaptık. İlk aşamada yazılımı İngiltere’den satın aldık baktık ki bizim yapabileceğimiz bir iş 2. ve 3. aşamalarda yazılım ve veri tabanını biz yapmaya başladık.

50 tane ile başlamıştı, şu anda 600 noktada trafiği sayıp sınıflandırıyoruz. ‘Şu saatte şu kadar araç geçti şu yönde şu kadar kamyon, bu kadarı otobüs’ şeklinde. Karayollarında hala veri toplama işini bizim sistemimizi kullanarak yapıyorlar.

1994’te Ankara şubemizi, 1997’de İstanbul, 2014’te de Kars, Sivas, Mersin ve 2018’de de KKTC şubemizi açtık.
Çünkü oralarda da ASELSAN’ın eski ismiyle MOBESE, yeni ismiyle KGYS işini aldık.

TBMM’de 2009’dan beri bizim kurduğumuz yazılım ve donanımı bize ait olan kartlı geçiş sistemi kullanılıyor.

Yazılım, donanım ve mekaniğini desteklediğimiz yerli ve milli bir sistemi Meclis kullanıyor İstanbul’da Bağcılar Hastanesi, Bakırköy’deki Hastane, Kanuni Hastanesi ve bunun gibi 5-6 yer daha kullanıyor.

ASELSAN’ın çözüm ortağı olduğumuz için ASELSAN’ın imal ettiği kameraları satıp sistem kuruyoruz. Onların geliştirdikleri yazılım sistemini kullanarak satış yapıyoruz.

“Yaban koyunlarını koruma alanına sistem kurduk”

Konya Bozdağ’da yaban koyunları koruma alanı var. Türkiye’de yaban koyunu 1970’lerde 50-60’a kadar düşmüş.
Sonra devlet bir koruma alanı oluşturuyor. Yaban koyunları orada üremeye başlıyor. Alınan bu karar 1995-2000’lere gelindiği zaman koyun sayısı 1500’lere kadar çıkıyor.

Sonra hiç hesapta olmayan bir şey oluyor ve hayvanlar genetik sebeplerden hastalanarak ölmeye başlayınca sayı yeniden düşmeye başlıyor.

Hastalığın erken teşhisi gerekiyor bu aşamada bize ulaştılar. Hayvanların gelip geçiş yaptıkları yerleri takip etmek istediklerini söylediler. Ayrıca hayvanlara müdahale etmek için bir kapan sistemi var onun uzaktan takip ve kontrolü için bir sistem kurduk oraya.

Enerji yok, kablo sistemi yok. 50 km mesafe var ve oraya bir sistem kurduk ve o sistem yaklaşık 10 yıldır çalışıyor.
Bizim işimiz birçok komponenti bir araya getirip iş yapıyoruz.

Fiber optik kablo döşeme işini de yapıyoruz.

“Türk Telekom’la çalışıyoruz”

Türk Telekom’un Ümit Köy’deki veri merkezinin hem kamera hem kartlı sistemini turnikeleri ile beraber biz yaptık. Ulus’taki merkez binanın da sistemini biz yaptık.

Türk Telekom 2011’de Türkiye çapında ihaleye çıktılar. O ihaleyi biz aldık. Her il kendisini yönetecek, kendisini izleyecek, bölge müdürlükleri bağlı oldukları illeri izleyecek, Genel Müdürlük de bütün bölgeleri izleyecek.
2011’de kimsenin yapamadığı bir işti. Şu anda bütün Türkiye’deki Telekom’un bütün binalı ki 2000 bina vardır, kamerası ve kartlı geçişi bizde.

Cumhurbaşkanlığını yaptık, Çankaya Köşkü’nü.

Emniyetin işlerini yaptık, Jandarma’nın Güvercinlik’teki depolarını yaptık, Mahmut Şahin Kışlası var orayı biz yaptık.
FNSS’in hem kartlı sistemini hem kamera sistemini biz kurduk.

“Asıl olan müşteri memnuniyeti”

Müşteri memnuniyeti biz de önemli. Bunun da 2 yolu var herkesin bildiği işini iyi yapacaksın, işimizi hakikaten iyi yapmaya çalışıyoruz, ikincisi de çalıştırdığımız elemanlar da sirkülasyon çok azdır. Bir müşteri karşısında hep aynı kişiyi gördüğü vakit bu şirkete karşı güven duygusuna sahip oluyor.

“15 Temmuz akşamı bizim iki müşterimiz görüntüleri anında çıkartabildiler”

Türk Telekom ve Muhafız Alayı’nda da bizim sistemler vardı. 15 Temmuz akşamı görüntüler istendiğin de bu iki müşterimiz görüntüler istendiğinde anında çıkartabildiler sistemden ve bunları koruma altına da alabildiler. Bu o gün için iyi bir başarı çünkü herkes görüntüyü çıkartamadı.”

Yorum yapın