Küresel çip krizi sadece bir arz şoku mu?

Ev aletlerinden araç içi elektronik sistemlere, savunma sanayiinden giyilebilir teknolojilere kadar her alanda büyük önem taşıyan çipler yarı iletken olarak da adlandırılırlar. Kendisi küçük ancak önemi büyük olan çip sektöründe Çin enteresan bir şekilde en büyük üreticiler arasında değil, en büyük tüketici konumunda bulunuyor. Çip üretimi ABD ve Uzak Doğulu firmaların tekelinde bulunuyor. Ancak Çin hem büyük bir tüketici hem de çiplerin hammaddesi olan silisyumun en büyük üreticisi.

Son aylara damgasını vuran çip krizi otomotiv sektörünü etkilemeye ve üretim bantlarını teker teker durdurmaya başlayınca çip ithal eden tüm ülkeler için alarm zilleri çaldı. ABD merkezli çip üreticisi GlobalFoundries artan talebi karşılamak için yeni yatırımlar planlamasına rağmen, üretimin talebe en erken 2022’de yetişebileceğini duyurdu. Pandemi başında çip sektörünün önümüzdeki beş yıl boyunca yüzde 5 büyüyeceği bekleniyordu ancak şu an beklentiler revize edildi ve yüzde 10 büyüme öngörülüyor. Çip krizinin dünyadaki otomobil üretimini 2021 yılının ilk yarısında 2-4 milyon arasında düşürmesi bekleniyor.

Covid-19 süreci sektörü nasıl etkiledi?

Salgın döneminde insanların evlere kapanması, eğitim, iş ve eğlence faaliyetlerini evden yapması bilgisayarlar, akıllı cihazlar, tablet ve oyun konsollarının kullanımını artırdı. Ayrıca pek çok şirket, çalışanlarının evden çalışması için uzaktan çalışma sistemleri geliştirmeye veya mevcut altyapıyı iyileştirmeye yöneldi. Eğitimde de teknolojinin kullanılması bu cihazlara olan talebi çok daha yukarılara taşıdı ve tüketici elektroniği olarak adlandırdığımız sektöre olan talep arttı. Tüketici elektroniği sektörünün bir girdisi olan çiplere talep de böylece artmış oldu. Bunlara ek olarak telekomünikasyon şirketlerinin geniş bant altyapısı yatırımlarının artması da yarı iletkenlere olan talebi artırdı.

Küresel çip tedarikinde yaşanan kıtlık pek çok otomobil üreticisinin kısa dönemli olarak üretimi durdurmasına neden oldu. Türkiye’de Oyak Renault 15-22 Mart, Tofaş 19 Mart-5 Nisan, Ford Otomotiv de 3-9 Nisan tarihleri arasında üretime ara vereceğini duyurdu. Görünen o ki çip tedarikinde yaşanan sorun devam ederse üretimi durduran sadece otomotiv sektörü olmayacak, çipleri kullanan tüketici elektroniği gibi diğer endüstriler de üretime ara vermek zorunda kalacak.

Avrupa gibi otomotiv sektöründen geçinen ülkeler veya Türkiye gibi otomotiv ile ciddi istihdam sağlayan ve ihracat yapan ülkeler için yaşanan çip krizi bir hayli kritik. Ayrıca çip tedariki bugünden yarına çözüm bulunacak bir sorun da değil. Hem karmaşık üretim yapısı hem de hammaddesinden başlayarak üretiminin zaman alıyor olması çipler konusunda ilerleyen günlerde yeni sorunlar yaşanmasına sebep olabilir. 2021 yılı boyunca çiplerde tedarik sorununun devam etmesi öngörülüyor. Üretilen ama kıt miktarda olan çipleri kimin alacağı konusunda tüketici elektroniği devleri ile otomotiv devleri arasında ve hatta ülkeler arasında münakaşalar çıkabilir.

Çip krizinin altında yatan nedenler

Çip tedarikinde yaşanan sıkıntı çoğunlukla otomotiv ve tüketici elektroniği sektörlerinde değişen arz ve talep dengesi ile açıklanıyor. Pandemi sırasında üretim bantlarını durduran otomotiv sektörünün bir girdi olarak kullandığı çipler tüketici elektroniği sektörüne kaydı. Ancak beklenenden hızlı bir toparlanma ile üretime geri dönen otomotiv sektörü kısa bir süre sonra çip bulamamaya başladı. Çünkü kendilerinin çip sektöründe açtığı boşluğu tüketici elektroniği doldurmuş ve çipleri en çok bu üreticiler almaya başlamıştı.

Çip üretimindeki en önemli hammadde olan silisyum yarı metal olarak yeryüzünde çok yaygın ve 2020 yılında dünyada üretilen sekiz milyon tonun beş tonu Çin’de üretildi. Danışmanlık şirketi Sinolytics’in yöneticisi Jost Wübbeke’ye göre çip krizinin asıl başladığı yer burası. Son derece yüksek enerji harcayarak eritilmesi gereken bu metal, Çin’de yaşanan kuraklık ve akabinde hidroelektrik santrallerinde yaşanan birtakım sorunlar ve artan elektrik fiyatları nedeniyle eritilemedi. Yani öncelikle çiplerin hammadde üretiminde belirgin bir aksama oldu.

Avrupa basınına göre küresel çip piyasasında yaşanan kıtlığın bir diğer nedeni de ABD hükümetinin ticari yaptırımları. Bilindiği gibi Trump yönetimi Huawei’ye yönelik yaptırımlarını sıkılaştırmış, Çinli teknoloji şirketi Huawei de yaptırımlar Eylül ayında yürürlüğe girmeden önce en büyük çip üreticisi Tayvanlı TSMC ve diğer Tayvanlı üreticilerden yeterli sayıda çipi güvence altına almak için büyük siparişler vermişti. Ancak bu arada Tayvanlı çip üreticileri pandemi nedeniyle dizüstü bilgisayarlar, oyun konsolları ve akıllı telefonların artan talebine binaen elektronik sektörünün siparişlerini yetiştirmekle meşguldü. Yani Tayvanlı üreticiler bir anda çok yüksek siparişleri karşılamak zorunda kaldılar. Bir de bunun üzerine salgın önlemlerinden sonra beklenenden hızlı bir şekilde sahalara geri dönen ve üretime başlayan otomotiv sektörü tekrar çip siparişine başlayınca zaten tam kapasite çalışan çip üreticileri bu talebi karşılayamaz oldular. Tüketici elektroniği çip talebinde o kadar ileri gitti ki Apple tek başına tüm otomotiv endüstrisi kadar çok çip istemeye başladı.

Çipler yükte de pahada da hafif varlıklar olduğu için küçük fabrikalarda ve küçük ölçekte üretilmeleri kârlı değil. Bu nedenle çip üretiminde ölçek ekonomisi geçerlidir; yani çok büyük miktarlarda ürettikçe maliyet düşer ve üretici sürümden kazanır. Bu piyasada küçük üreticilerin şansı yoktur çünkü artan siparişleri sadece dev firmalar karşılayabilir.

Çip üreticisi Infineon’un CEO’su Reinhard Ploss’a göre çipler küçük boyutlu olmasına rağmen yığınlanma özellikleri yoktur ve çiplerin bir son kullanma tarihi vardır. Bu nedenle çiplerin müşteriye zamanında teslim edilebilmesi için evvela siparişin doğru zamanda verilmesi gerekir.

Küresel çip pazarı büyüyor

Yaşanan çip krizinin ardından büyük çip üreticileri olan Intel, Samsung ve TSMC kapasitelerini artırmak için yeni yatırımlar planladıklarını açıkladılar. Çip konusunda en büyük tüketici olan Çin’in üreticiler arasında görünmemesi ilginç ve Çin bu dışa bağımlılıktan kurtulmak istiyor. 25 Şubat 2021 tarihinde ABD Başkanı Joe Biden, yüksek kapasiteli batarya, ilaç, kritik mineraller ve yarı iletkenlerin tedarik zincirini güçlendirerek imalatı artırmayı hedefleyen yeni bir kararname imzaladı.

Bir yandan ülkeler çip krizini atlatmak için önlemler üzerinde düşünürken diğer yandan Amazon ve Microsoft gibi firmalar da kendi yarı iletkenlerini geliştirme planları yapıyor. Şu an çip endüstrisinin en büyük müşterisi olan Apple, en büyük çip üreticilerinden biri olmaya hazırlanıyor.

Çip piyasasında her ne kadar serbest bir piyasadan bahsediyor olsak da ürün kıtlaşınca karaborsa ve kaba kuvvetin devreye girmesi kaçınılmaz olabilir. Günümüzün kaba kuvveti ise yumruk değil, yaptırım gücüdür. Almanya’nın otomotiv devleri, Çinli teknoloji firmaları ve ABD’nin Apple’ı arasında çıkabilecek bir çip kavgasının sosyo-ekonomik ve ticari sonuçları tüm dünyayı bir şekilde etkisi altına alacaktır.

Pandemi başında Avrupa ülkeleri girdiler ve üretim süreçleri açısından çok basit sayılabilecek maske tedarikinde bile çok sıkıntı çektiler. Süveyş kanalının tıkanması ile küresel tedarik konusunun ne kadar kırılgan olduğunu tüm dünya tekrar gördü. Otomotiv ve elektronik sektörlerinde üretimin aksamadan devam edebilmesi ve tedarik zincirinde yaşanan kırılmaların olmaması için en doğrusu, yükte de pahada da hafif olan ama üretimde başat rol oynayan bu küçük maddeyi kendi kendine üretmek ya da en azından kolayca temin edilebilecek bir tedarik zincirini yakın coğrafyada güvence altına almaktır. Dijital dönüşüm, elektrikli otomobiller ve otonom cihazlarla şekillenecek olan yeni dönemde yerli yazılım, pil üretimi ve çip gibi stratejik öneme sahip bileşenler yerli ve milli teknoloji için olmazsa olmaz unsurlar. Bu konu hem yatırım hem de üretim süreci olarak uzun vadeli bir vizyon gerektiriyor. Sanayide dijital dönüşüm konusunda çok ileride olan Avrupa bile şu an çip üretemiyor olmanın sıkıntısını yaşıyor. Görünen o ki küresel rekabete bir aktör daha eklendi: Küçücük çipler.

Türk-Alman Üniversitesi’nde İktisat Bölümü Başkanı olan Prof. Dr. Elif Nuroğlu, uluslararası iktisat, yerçekimi modeli, ampirik uluslararası ticaret, ekonometrik modellemeler, ampirik makroekonomi, yapay sinir ağları ve fuzzy yaklaşımlar alanlarında çalışmaktadır]

Kaynak: AA

Yorum yapın