Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ile röportaj (3.bölüm: TÜBİTAK ve savunma sanayii)

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Defensehere'a verdiği özel röportajda önemli açıklamalarda bulundu. Röportajın TÜBİTAK bünyesinde yer alan SAGE, UZAY, BİLGEM ve MAM gibi kurumların savunma sanayiine olan katkısıyla ilgili 3. bölümünü yayınlıyoruz.

Defensehere.com: Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'na bağlı TÜBİTAK bünyesinde yer alan SAGE, UZAY, BİLGEM ve MAM gibi kurumların genel olarak Türk savunma sanayine katkıları nedir? Türk savunma sanayisi için bu kurumlar nasıl bir önem taşıyor?

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank:

“Biz kamu olarak özel sektörün Ar-Ge çalışmalarında öncü olmasını bekliyoruz. Ancak göz ardı edemeyeceğimiz bir gerçek var. Nihayetinde özel sektör firmalarımız varlıklarını sürdürebilmek için kâr odaklı çalışıyor. Millî güvenlik konusu olan savunma sanayinde ise bazen bir ürünü zararına da olsa üretmeniz gerekebilir. Diğer taraftan özel sektörün yatırım yapamayacağı büyüklükteki araştırma ve test altyapıları da olabiliyor. Bu noktada kamu kurumlarımız ve üniversiteler bünyesinde yer alan araştırma merkezlerimize büyük iş düşüyor.

TÜBİTAK bünyesinde yer alan merkez ve enstitülerimiz bir taraftan özel sektöre Ar-Ge ve test altyapısı sağlarken diğer taraftan stratejik Ar-Ge çalışmalarını bizatihi gerçekleştiriyor. Bu durum hem sanayimizin yükünü önemli oranda azaltıyor, hem de onların daha odaklı çalışmasını sağlıyor.

Özellikle akıllı mühimmat ve füze sistemleri geliştirme konusunda TÜBİTAK SAGE önemli bir başarı hikâyesi yazdı. Ülkemizin uçaklardan atılan ilk akıllı mühimmatı olan Hassas Güdüm Kitleri ailesi hava kuvvetleri envanterine girdi. Türkiye’nin ilk Seyir Füzesi SOM ile uzun menzilli hassas vuruş yeteneğimizi 250 km‘ye çıkardık. İlk havadan havaya füzelerimiz olan GÖKDOGAN ve BOZDAĞAN’ın testleri için de sona yaklaştık.

TÜBİTAK BİLGEM kritik alt sistem bileşenlerinde savunma sanayine çözümler üretiyor. Merkez, Millî Gemi (MİLGEM), Millî Muharip Uçak (MMU), Millî Denizaltı (MİLDEN), Millî İşlemci (Çakıl) gibi birçok projede sistem sağlayıcısı olarak görev aldı. Millî kriptolu haberleşme sistemleri ile haberleşme güvenliğine yönelik hayati adımlar attı. Bugün BİLGEM’in geliştirdiği kripto cihazları NATO tarafından da kullanılıyor.

Ülkemizin tek elektronik devre çip üretim tesisi olan Yarıiletken Teknolojileri Araştırma Laboratuvarı (YİTAL) BİLGEM bünyesinde faaliyet gösteriyor. YİTAL’in tasarlayıp ürettiği lazer detektörler, SİHA’larımızda, helikopterlerimizde ve uçaklarımızda yer alan güdümlü füzelerimizde kullanılıyor.

Bunların yanında YİTAL’de yine ülke güvenliğimiz için stratejik öneme sahip çipleri de tasarlayıp üretiyoruz. Son 5 yıl içerisinde 20 binin üzerinde üretim ve teslimat yaptık.

Lazer testlerinin yapılacağı ülkemizin ilk Test Tünelini kurduk. Yüksek Güçlü Lazer Sistemi Projesi ile dünyada sadece birkaç ülkenin sahip olduğu millî lazer sistemleri, altyapıları ve lazer silahı geliştiriyoruz.

Güvenli askeri ve kurumsal mesajlaşma için pilot bölgelerde Güvenli Kurumsal Mesajlaşma Sistemi’ni devreye aldık. F16 Uçakları Elektronik Harp Podu Sistemi Geliştirilmesi Projesi ile kendi Elektronik Harp Podunu geliştirebilen sayılı ülkelerden biri haline geldik.

TÜBİTAK UZAY’ın ana yürütücülüğünde geliştirdiğimiz 2.5 metre çözünürlüğe sahip Göktürk-2 uydusu 8 yıldır yörüngede. Metre altı çözünürlüklü İMECE Yer Gözlem Uydusu’nun üretimine yönelik projemiz de devam ediyor. Bu kapsamda Isıl Yapısal Yeterlilik Modeli, Elektriksel Test Modeli ve Anten Test Modeli’ni başarıyla ürettik. Uçuş Modeli entegrasyonunu 2021 yılı içerisinde tamamlamayı planlıyoruz.

TÜBİTAK MAM Enerji Enstitüsü ile enerji teknolojilerinin geliştirmesi yönünde muhtelif çalışmalar yürütüyoruz. Özellikle yakıt pilleri, hidrojen üretim sistemleri ve roket yakıtları üzerindeki çalışmalarımız devam ediyor.

TÜBİTAK MAM Gen Mühendisliği ve Biyoteknoloji Enstitüsü, Millî Savunma Bakanlığımızın ihtiyacı olan aşı, antiserum, tanı sistemleri gibi Biyosavunmaya yönelik stratejik ürünler geliştiriyor. Ayrıca KBRN (Kimyasal – Bijolojik – Radyololjik – Nükleer) savunma ürünlerinin testlerinin yerli olarak yapılacağı merkez altyapısı kuruyoruz.

TÜBİTAK MAM Kimyasal Teknoloji Enstitüsü’nde de Kuvvet Komutanlıklarının üretimini talep ettiği enerjetik malzemeler, savunma malzemeleri gibi kritik ürünlerin üretimi yapılıyor.

TÜBİTAK MAM Malzeme Enstitüsünde de ilk millî helikopter GÖKBEY’in millî motorunun en kritik parçası tek kristal türbin kanatları gibi parçaları üretiyoruz.”

Röportajın birinci bölümü: CAATSA yaptırımları

Röportajın ikinci bölümü: Türk savunma sanayii

Yorum yapın