Artırılmış Gerçeklik (AR), Sanal Gerçeklik (VR) ve Karma Gerçeklik (MR)

Sanal gerçeklik, bireylerin uzay-zamandan bağımsız alternatif bir yerde olma hissini deneyimlemelerini sağlar.

Kullanıcılar gerçek dünyadan, bir bilgisayar tarafından oluşturulan sanal bir dünyaya, kasklı ekran (Head Mounted Display/HMD) ile bağlanırlar.

Kullanıcılar haptik eldiven ya da kumanda kollarıyla bulundukları sanal nesnelerle etkileşime geçebilirler, giyilebilir kıyafetler ile sanal dünyada oluşan etkileşimleri vücutlarında hissedebilirler.

Bu konsept teknoloji ilk olarak NASA tarafından 1984 yılında uzay araştırmaları için kullanılmıştır. Yerküreden, VR gözlük ve haptik fiber eldiven kullanan bir kullanıcı, uzay aracındaki
insansı robotu (humanoid robot) kontrol etmiştir.

Bu sayede insanlar, sanal gerçeklik teknolojisi ile uzayzamandan bağımsız yeni bir dünyaya açılım yapmıştır.

Hızla gelişen teknoloji ile insansız hava, kara ve deniz araçlarının sahada kullanımı da yaygınlaşmıştır.

Otonom görev icrası ile birlikte, gerçek zamanlı uzak operatör kontrollü sistemler yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır.

Farklı teknoloji alanlarındaki bu gelişmeler, sanal gerçeklik teknolojisi ile dijital birlik konseptini bir adım daha öteye taşımıştır.

Yapay zekâ ile yönetilen otonom sistemlerden gelen veriler gerçek zamanlı işlenmekte, tüm operasyon sahası gerçek zamanlı olarak 3 boyutlu modellenmekte, dost düşman unsurların konumları yüksek hassasiyetle tespit edilmekte ve tüm bu veriler anlık olarak operasyon merkezine gönderilmektedir.

VR teknolojisi sayesinde, yeniden modellenen saha, tüm gerçekliği ile personele aktarılmaktadır.

Operasyon sahasında kilometrelerce uzaktasınız ve operasyon sahasının merkezindesiniz. Tüm dijital birliklerle interaktif olarak, tüm harekâtı yönetebiliyorsunuz.
Sanal gerçeklik teknolojisi, dijital birlikle beraber yeni bir konsepti hayatımıza kazandırırken, artırılmış gerçeklik ve karma gerçeklik bu konsepti daha farklı bir noktaya taşımaktadır.
Artırılmış gerçeklik, sanal gerçeklikten farklı olarak gerçek dünya üzerine sanal nesneler ekleyerek algımızı artırmaktadır.

Karma gerçeklik ile birlikte bu sanal nesnelerle interaksiyona girilmesinin önü açılmıştır. Özellikle operasyon bölgesine intikal eden personele gerçek zamanlı ve hassas konumlu olarak bilgilerin aktarılması sağlanmıştır.

Örneğin; otonom sistemler tarafından tespit edilen bir düşman unsur, gerçek koordinatları ile operasyon personeline aktarılabilecektir. Güzergâh bilgisi, potansiyel tuzaklama yapılabilecek yerler, dost unsurların koordinatları, hedef noktalar ve anlamlandırılan tüm bilgiler, canlı olarak AR teknolojisi ile personele aktarılacaktır.

Artırılmış gerçeklik ile dijital dünya, dijital birlik konseptiyle birlikte savunma sanayinin vazgeçilmez geleceği olacaktır.

HAVELSAN, yürüttüğü dijital birlik projesi kapsamında, AR, VR ve MR teknolojilerinin dijital birliklere entegrasyonu için çok önemli çalışmalar gerçekleştirmektedir.

İnsansız otonom sistemlerin ve dijital askerlerin birbirleriyle etkileşimi, haberleşmesi ve gerçek operasyon sahasının durumsal farkındalığı için olmazsa olmaz niteliğindeki AR, VR ve MR teknolojileri alanında HAVELSAN’ın yürüttüğü bu çalışmalar, gelecekte ülkemizi diğer teknoloji alanlarında da bir adım öteye taşıyacaktır.

Kaynak: HAVELSAN Dergi 9. sayısı / HAVELSAN Artırılmış Gerçeklik Platformu Takım Lideri Cem Murat Turgut

Yorum yapın