HAVELSAN Genel Müdürlüğü görevine 21 Temmuz 2020'de asaleten atanan Dr. Mehmet Akif Nacar, görevine başladıktan sonraki ilk röportajını defensehere.com'a verdi.
HAVELSAN'ın devam eden projeleri hakkında konuşan Nacar, HAVELSAN'ın diğer şirketlerle yaptığı işbirliği anlaşmaları ve detayları hakkında şunları söyledi:
HÜRKUŞ simülatörünü geliştiriyoruz
HAVELSAN 25 yıldır bu yana simülatör eğitim platformları geliştiriyor bildiğiniz üzere. Şimdiye kadar geliştirdiğimiz F-16, KT1T, T38 gibi simülatörlerin yanısıra şu anda HÜRKUŞ simülatörünü geliştiriyoruz.
Bunun yanı sıra C130 gibi, Chinook helikopter simölatörünü geliştirmeyi planlıyoruz önümüzdeki yıllarda. Tabii ki bu talepler ve müşteri ihtiyaçları doğrultusunda yapacağımız işler.
Sivil simülatör sektörüne girdik. Arkamda görmüş olduğunuz Airbus 320 ve daha arkada Boeıng 737 Max gibi 737 NC gibi simülatörleri geliştirmeye devam ediyoruz.
HAVELSAN'ın yazılım alanında kabiliyeti Milli Muharip Uçak'a aktarılacak
TUSAŞ'la yaptığımız bir protokol çerçevesinde, Savunma Sanayii Başkanlığı'nın desteği ile yazılım alanında önemli bir kabiliyet var biliyorsunuz HAVELSAN'da. Bu kabiliyetin Milli Muharip Uçak'a da aktarılması, özellikle mühendislik simülatörü, harekat ortamı modelleme yazılımı olsun, yazılım geliştirmede daha önceki büyük projelerde edinilen tecrübeler olsun, bunların yansıtılması, proje yönetimi gibi, bunun yanı sıra siber güvenliği, platformun güvenliği gibi konularda HAVELSAN'ın desteği olacak.
HAVELSAN sadece uçan platformlarda değil yer destek sistemlerinde, bunların lojistik, entegre lojistik destek sistemlerinde de çeşitli yazılımlar sağlıyor. Bu konuda da HAVELSAN'ın desteği olacaktır.
Hedefimiz, sürü zekâsı ile destekleyerek filoları insansız hale getirmek
Biliyorsunuz İnsansız Kara Aracı daha önce de gündeme gelmişti. Burada hedefimiz sadece Otonom bir kara aracı yapmak değil. Bunu bir de sürü zekâsı ile destekleyerek filoları insansız hale getirmek. Tabii ki insansız kara olunca hava aracı da buna destek olarak gerekebilir. Yine su altı su üstü deniz araçları da buna takviye olabilir. Özellikle müşterek harekât ortamında kullanılması gerekebilir.
Bütün bunları düşünerek ortak bir mimarı geliştirdik. Yani sürü zekâsı hem kara aracına hem hava aracına hem de deniz araçlarına uygulanarak aralarındaki iletişim, birbiriyle konuşma, görev paylaşımı, ortak hareket edebilme kabiliyetini kazandırmayı düşünüyoruz.
Öncelikli hedefimiz yeni ortaya çıkan platformları insansız ve sürü halinde gerçekleştirme. Çünkü biz büyük ağır sınıf insansız araçlarla uğraşmıyoruz şu aşamada. Daha mini ve mikro düzeyde ve belirli bir tonajın altında kara araçlarıyla ilgili çalışmalar yapıyoruz.
Bu prototip çalışmalarımız sürü zekâsının konsept olarak doğrulanmasından sonra mevcut olan sistemlerinde bir sürü zekâsı ile yönetilebilmesi mümkün hale gelecek. Bunu da yol haritamızın ilerleyen dönemlerinde hayata geçireceğiz.
Temel teknoloji ortak kullanılabilir olacak. Ama biliyorsunuz ki hava, deniz ve karanın kendine göre karakteristik farkları olacaktır. Oradaki farkları da ilave geliştirme olarak geliştirebilecek ve birbirine entegre edebilecek bir algoritma üzerine çalışıyoruz.
