2008 yılında kurulan OSTİM Savunma ve Havacılık Kümelenmesi (OSSA), Ankara başta olmak üzere Balıkesir, Bursa, İstanbul, İzmir, Kayseri, Kocaeli, Konya, Manisa, Mersin’den 260’ın üzerinde üye firma, 10000’e yakın çalışan ve 50’nin üzerinde faaliyet koluna ulaştı.
Üye firmalar arasında kurduğu sistemle bir sinerji oluşturan OSSA bu sayede Türkiye'nin savunma ve havacılık alanlarında kendine yeten ülke olma hedefine doğru hızlı adımlar atıyor.
EMGE Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Müge Ertuğ Güzel, OSSA'nın, KOBİ'lere ne kattığını, savunma ve havacılık alanında kurduğu sistemin ülkenin savunma sanayisine etkilerini Defensehere.com'a anlattı:
"Biz OSSA’dan çok faydalanan bir firmayız. Kuruluşundan bu yana üyesiyiz. OSSA’dan faydalanmak demek bize müşteri buluyor anlamına gelmiyor ama bizim gücümüzün yetmediği şeyler var. Örneğin; ERP Programımızı alırken OSSA’da, Ür-Ge projesi içerisinde yer aldık ve danışmanlığın yüzde 75’ini bakanlık desteğiyle kullanabildik. Bu bir KOBİ için çok önemli çünkü biz tezgaha yatırım yapıyoruz, fabrika binalarına yatırım yapıyoruz, personele yatırım yapıyoruz, bizim de nefesimiz yetmiyor. Bazen değil çoğu zaman. Çünkü öz sermayesi düşük şirketler KOBİ’ler. Arkasında bir güç olmayan bir vakıf olmayan şirketlerden bahsediyoruz. Dolayısıyla devlet destekleri burada çok önemli oluyor.
Devlet desteklerinde de Ür-Ge’nin desteği yüzde 75’tir, bu ciddi bir hibedir. Biz AS-9100 belgemizi alırken de danışmanlıkta yüzde 75 danışmanlığı OSSA’nın Ür-Ge faaliyetleri kapsamında alabildik keza ERP’mizi bu şekilde kurabildik. Bu bize ne avantaj sağlıyor; evet bize firma bulup ‘hadi bununla sözleşme imzala’ demiyor zaten kümelenmelerin kuruluş amacı bu değildir. Ama ben bugün Airbus’a çalışmak istiyorum diyebiliyorum. Çünkü AS-9100 belgem var, ERP’m var. Bunun da sebebi yurt dışı fuarlarda, bu sene maalesef kestiler bu desteği, ama yüzde 75 destekti biz dünyada çok önemli yere sahip olan işte Paris’e Air Show, Eurosatory gibi fuarlara stantlarımızla katılabildik. Bir KOBİ’nin tek başına yapabileceği bir şey değil. Bunu yüzde 75 devlet desteği ve kümelenmeyle bir organizasyon içinde yaptığınız zaman daha rahat ulaşabiliyorsunuz. İhracat kapılarını daha rahat açabiliyorsunuz. Dolayısıyla OSSA burada çok önemli bir rol oynadı. Birçok KOBİ’nin gelişiminde; sıfırdan 10’a geldiyse bir KOBİ inanıyorum ki 10’dan 30’a çıkışında OSSA’nın çok büyük emeği vardır.
Kıbrıs harbinde başlayan bir şeydir ASELSAN’ın kuruluşu. Çok stratejik ve çok doğru bir kararla kurulmuş vakıf şirketidir ASELSAN. TUSAŞ böyle, ROKETSAN…Bunlar Türkiye gibi jeopolitik konumu olan bir ülke için bu kadar stratejik kurumların kurulması ve kendi ürünlerini üretmesi yüzde 70’e yakın artık ithalatı durdurmuş ve yerli üretebilen bir ekosistem haline geldi savunma sanayii. Tabi ki vakıf şirketlerinin kuruluşu, alt yüklenici eko sisteminin oluşması ve tabi ki kümelenmeler KOBİ’lerin gelişmesini sağlaması ürünlerini yerlileşme hızını da çok çok artırdı.
Şimdi ben bu sistemlere sahip olmasaydım, birçok ürün yerlileştirdim şu ana kadar, ASELSAN ve TUSAŞ için birçok ürün yerlileştirdik. Ben de bu sistemler olmasaydı 10 yıl önce bunları aşmamış olsaydım şu an hala bu konumda olamayacaktım. Burada OSSA’nın da çok kıymetli olduğunu düşünüyorum dolayısıyla. Evet vakıf şirketlerinin çok büyük desteği var alt yüklenici eko sisteminin oluşmasında ama benim sistemimin gelişmesine en çok katkı sağlayan OSSA’dır.”
