Savunma sanayii ile hat sanatını birleştiren, hat sanatçısı Bilal Akkaya, Defensehere.com’a verdiği röportajda, TUSAŞ ve Türk Hava Yollarına yaptığı çalışmalarını anlattı.
Türkiye'nin dışında Katar'da da sergi açtıklarını belirten Akkaya, şunları söyledi:
"Öncelikle bizim bu sanata olan ilişkimizin tabi ki daha öncesi var. Türk Hava Yollarına yaptığım çalışmalarla başlayan bir süreçten sonra TUSAŞ’ın ürünleriyle ilgili 1-2 eser yorumu istemişlerdi bizden. İlk yorumlarımızda Milli Muharip Uçağını yorumlamıştık. Üst düzey yöneticilere hediye edildi eser ve oradan başladı süreç.
Baktık üretilmiş güzel eserleri var TUSAŞ’ın onların hepsini hat sanatıyla yorumlayalım dedik. Bizim çünkü reklamcılık background’ımız olduğu için aynı zamanda marka sanat kurgusu da oluşturduk ve böylelikle TUSAŞ markasıyla sanatı n buluşmasını bu şekilde başlatmış olduk.
TUSAŞ’ın dışında Türk Hava Yolları’yla yoğun bir çalışmamız oldu. THY ile 2012’de başlayan bir sürecimiz oldu. İlk başlangıcımız onlara kurumsal VİP hediyelik eserlerimizle başladık. 50 eser verdikten sonra çok olumlu, güzel tepkiler alınca bize dediler “Biz bu eserlerin karşılığını size ödedik ama bizim markamız çok güzel değer kazandı. Dolayısıyla biz bir şeyler daha yapalım size” diye teklif etmişlerdi. Biz de bu çerçevede, Atatürk Havalimanı’nda ilk sergimizi yaptık 2013 yılında. Arkasından orada da güzel tepkiler olunca THY ile yine VİP hediyelik eserlerimize devam ettik. Arkasından da Katar’da 2017’de 2. sergimizi yaptık.
Benim genel anlamda yazdığım metinler kısa oluyor. Lafzatullah, Allah-u Ekber, Ya Allah Bismillah ya da dualar var “bismillahillezi la yedurru maasmihi şeyün fil erdi vela fissemai ve hüves semiul alim” gibi dua ve ayeti kerimeleri işlediğimiz 16 parça farklı farklı koleksiyon eserlerimiz oluştu.
Tabi şöyle söyleyeyim biz eseri yaparken arkasından dedik ki “bu hediyelik olmanın ötesine geçsin” TUSAŞ aynı zamanda bu işe sahiplendi ve TUSAŞ’ın genel merkezinde Ankara’da sanat galerisi oluşturuldu. Bu sanat galerisinde de aynı zamanda bu eserlerimiz gelen VİP üst düzey misafirlere arz ediliyor.
Dolaysıyla hem galeri vasıtasıyla hem takvim dağıtılarak ve bu vesileyle başta hocamız Temel Bey’ e teşekkür ediyorum bu sanata bu kadar ilgi ve alakasından dolayı ve diğer yardımcılarına. Gerçekten biz sanatçılar kalemimiz kadar işe katkı sunarız ama asıl hedef kitle ile bu sanatın buluşması bu tarz sanatsever yöneticilerimizin hadiseyi sahiplenmesiyle mümkün.
Bu Osmanlı döneminde de böyle olmuştur. Malumunuz saray hat sanatına sahiplendiği için normalde hat sanatı Arapça harflerin yorumlandığı bir sanat olmasına rağmen Türk-İslam diye dünyaya neşvünema bulmuştur. Sebebi de Osmanlı döneminde sarayın bu sanata verdiği ehemmiyetten kaynaklanmaktadır.
Tabi Osmanlı dönemindeki sanat bizim şu anda gördüğümüz gibi sadece tablolarla sınırlı değildi. Birçok alanda hayatı kuşatan bir yapısı vardı. Hat sanatının mezar taşlarından çeşmelere, mekanların teziyatından mektuplara kadar her yerde hat sanatının büyük bir hakimiyeti vardı. Hayata çok hâkim bir sanattı. Umarım bu, gelecekte de bizim bu sanatlarımız yaşamımızı kuşatan bir güzellik olur diye ümit ediyorum."