EuroDASS Konsorsiyumu’nu oluşturan şirketlerden Leonardo, Alman Quadriga Programı kapsamında tedarik edilen yeni “Eurofighter Typhoon” uçaklarını “Praetorian” adı verilen Savunma Yardımı Alt Sistemi’yle (DASS) donatmak üzere bir sözleşme imzaladı.
Bu yeni anlaşmayla, en son standartlara sahip Typhoon uçaklarının 38 adedi söz konusu ekipmanlarla donatılarak, birinci dilim Typhoon filosunun yerini daha da güçlendirilmiş şekilde almak üzere Alman Hava Kuvvetleri’ne teslim edilecek.
Typhoon savaş jetlerine eklemlenecek olan Praetorian DASS, bu uçakları kızıl ötesi ve radar güdümlü füzeler de dahil olmak üzere, çeşitli tehditlere karşı oldukça gelişmiş koruma sistemiyle donatacak.
Kullanıcılar tarafından da beğenilip takdirle karşılanan yeni sistem, Libya ve Suriye'deki askerî operasyonlarda fiili savaş testlerine tâbi tutuldu. Sistemin sensörleri uçağın çevresindeki bütün olası tehditlere karşı olağanüstü bir farkındalık içinde tarama yaparken, yaklaşan her türlü tehdide karşı da oldukça gelişmiş aldatma teknikleri kullanıyor.
Çok kısa bir süre içinde güncellenebiliyor
Praetorian DASS, açık ve programlanabilir bir elektronik savaş sistem. Bu da Alman Hava Kuvvetleri yetkililerinin görev verilerini tam olarak kontrol edebilmesi ve sistem üzerinde savaş alanındaki gerçek duruma göre her yeni görev bazında tekrar, ince ve ayrıntılı ayarlamalar yapabilmesi gibi müthiş bir kolaylık getiriyor. Paket bir görev tanımından ziyade, sahadaki fiili duruma göre ayarları merkezden hızlı ve etkili bir şekilde güncelleyebilme yeteneği, bu pahalı yeni nesil uçakların sıcak çatışmalarda hayatta kalabilme şansını da hiç kuşkusuz ki fazlasıyla artıracak.
Yeni görev verileri, Praetorian DASS sistemine son derece kısa bir sürede, genellikle de yalnızca birkaç saat içinde girilebiliyor. Şu anda dünya ordularının envanterinde yer alan diğer bazı popüler muharip uçaklar ise genel bir görev veri seti içeren savunma yardım sistemleri ile donatılmış durumda ve bunların savunma yazılımlarında yapılmak istenen değişiklikler birkaç ay sürebiliyor.
Almanya, hava kuvvetlerini emanet ettiği Quadriga Programı’na büyük bir güven duyuyor ve programın ta 2060’lara kadar ülkenin hava savunma sisteminin omurgasını oluşturacağını belirtiyor. Bir tür güven oylaması sayılabilecek bu gibi agresif teknolojik yenilikler sayesinde de Typhoon uçaklarının, anılan savaş jetleriyle ilgilenen ya da daha önce onlardan sınırlı sayıda sipariş etmiş İsviçre, Finlandiya, İspanya gibi Avrupa ülkelerine çok daha fazla sayıda satılması amaçlanıyor.
Amaç, savaş uçaklarını mümkün olduğunca uzun bir süre yaşatmak
Savaş uçağı, varsıl ya da yoksul, bütün ülkeler için son derece pahalı bir yatırım ve EuroDASS’ın öncelikli hedefi de yeni nesil uçan savaşçıların çevresinde dolanan riskleri mümkün olduğunca azaltmak.
Bu yöndeki teknolojilerin göz alıcı bir örneği olan Praetorian, havada tahrip edilmeden olabildiğince uzun süre yaşama yeteneğini yalnızca Typhoon serisi için sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda gelecek nesil bütün hava savaşı sistemlerine de çok değerli bir bilgi birikimi, yanı sıra da hayat kurtarıcı bir teknoloji transferi sağlayacak.
Kendisine bu yolda, ürettiği savunma sisteminin mükemmel düzeye ulaşabilmesi için 2060’ların hedeflendiği, geniş vadeli, fakat istikrarlı ve ayağı yere sağlam basan bir yol haritası gözlenen konsorsiyum, Eurofighter Typhoon uçaklarının, Avrupa kıtasının öz malı bir savaş makinesi olarak, bu yüzyılın ikinci yarısında yine aynı kıtanın en çok tercih edilen hava savunma aracına dönüştürme idealiyle hareket ediyor.