Teknik Elemanlar Derneği(TEKDER) ve Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi(ESAM) organizasyonunda, Eski Başbakanlardan Necmettin Erbakan’ın 11. ölüm yıldönümünde "Çağa Işık Tutan Mühendis Erbakan" paneli düzenlendi.
Panele, Merhum Erbakan’ın öğrencisi, Refahyol Hükümeti’nin TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı ve Refah Partisi 20. Dönem Adana Milletvekili, Makina Yüksek Mühendisi Ertan Yülek, OSTİM Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Yülek ve Teknik Elemanlar Derneği Genel Başkanı Nurdoğan Öztürk konuşmacı olarak katıldı.
“Erbakan Hoca’nın mücadeleci ve azimli bir yaşamı vardı.” diyen Ertan Yülek, Necmettin Erbakan’ın hayatından da örneklerle dinleyicilere ve gençlere tavsiyelerde bulundu.
“O hem teorisyen hem de pratisyen bir mühendisti”
Konuşmasında “Cahilliğinizi kaybetmeyin, okuyun, araştırın, merak duyun.” diyen Yülek, Erbakan’ın üslubu hakkında “İntac, yani sonuç odaklı bir anlayışı vardı. Erbakan hem teorisyen hem pratisyen bir mühendisti.” ifadelerine yer verdi.
Necmettin Erbakan’ın çalıştığı insanlara adaletle muamele ettiğini belirten Yülek, dinleyicilere “Mutlaka hayatınızı manalandırın. Kamu malına el uzatmayın. Haramı helali mutlaka bilin.” tavsiyelerinde bulundu.
OSTİM Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Yülek konuşmasına Erbakan için “Hayatta etkilendiğim bir insan. Babam da onun yakın arkadaşı olduğu için bana bir öneride bulundu ‘mühendis ol, çünkü mühendis hayata farklı bakar.’ dedi. Bu benim aklımda yer etti.” sözleriyle başladı.
Yülek, “Kalkınmacı devletin arkasında kalkınmacı bir lider olur. Necmettin Erbakan Hoca kalkınmacı bir liderdi. Necmettin Erbakan Hoca’nın bence en önemli özelliği kalkınmacı bir lider olması.” dedi.
Öğrencilerini girişimci olmaya teşvik ettiklerine vurgu yapan Murat Yülek konuşmasında “Devletler de girişimci bir ruha sahip olmalı, Çin’de girişimci bir devlet var.” sözlerine yer verdi.
Üniversitelerle ilgili değerlendirmesinde ise Yülek “İslam tarihinde devlet üniversitesi diye bir şey yoktur.” dedi.
TEKDER Genel Başkanı Nurdoğan Öztürk panelde Erbakan’ı şu sözlerle anlattı:
“Sınava girmeden girebileceği bir üniversite varken sınanmadan hiç vazgeçmedi. Yapılan sınavları kendisine bir avantaj olarak çevirmesini bildi. Bitmiş denen Almanya’ya gitmiş yurt dışını keşfetmiş ve bunu kendi toplumuna yansıtabilmeyi başaran bir anlayış getirmiştir. Oradaki motor fabrikasında motoru görüp bunun yapılabileceğini yapılamaz denen bir devirde dönüp yapılabilirlikle ilgili projeler ortaya koydu. Şu anda birçok alandan bahsettiğimiz keşiflerin çalışmaların bir öncüsü oldu.”
