Rapor: "Biyonik Çağ Başlıyor"

Jules Verne’in 1865 tarihli Aya Seyahat romanında, savaş sırasında kollarını, bacaklarını ve çeşitli uzuvlarını kaybeden savaş gazilerinden oluşan Baltimore Silah Kulübü üyelerinin giriştikleri macera anlatılır.

Savaş yıllarını yeni ve ölümcül silahlar yaparak geçiren bu grup, tahta bacaklı, protez kollu, el yerine çelik kancalar kullanan, parçalanan çeneleri plastikten, kafatasları gümüşten, burunları platinden yapılmış gazilerden oluşmaktadır.

Jules Verne’in romanına ilham veren Amerikan İç Savaşı’nda sakat kalan, çeşitli uzuvlarını kaybeden 60.000 askeri tedavi etme çabaları modern protez çağının başlamasını sağladı.

Bilinen İlk Protez Bir Ayak Parmağı

Aslında ampute insanlar için binlerce yıldır çeşitli formlarda protezler yapılıyor. Araştırmalara göre bilinen en eski protez Eski Mısır’daki 3.000 yıllık bir mumyada bulunan, ahşap ve deriden yapılmış bir ayak parmağı. İlkçağ ve Ortaçağ’da da savaşçılar ahşap ve demirden yapılmış kollar ve bacaklar kullanıyordu.

16’ncı yüzyılda yaşayan Fransız cerrah Ambroise Paré modern ampütasyon ve protez çağını başlattı. Paré sayesinde deri ve kâğıt gibi daha hafif malzemelerden yapılmış, daha işlevsel protezler kullanılmaya başlandı. Ancak ilerleyen yıllardaki gelişmelere rağmen, savaş, kaza ya da hastalık sonucu kollarını ve bacaklarını yitiren insanlar uzun yıllar boyunca tasarımları pek değişmeyen, işlevleri sınırlı kalan protezler kullanmak durumunda kaldı.

“Akıllı” Uzuvlara Sahip Olmak Mümkün

Son dönemde ise bu alanda adeta bir devrim yaşanıyor. Mekatronik, nanoteknoloji ve malzeme bilimlerindeki gelişmeler sayesinde hem görünüm hem de işlev bakımından gerçeğini aratmayan, hatta kimi durumlarda gerçek kol ve bacaklardan çok daha işlevsel olan kol ve bacaklar üretilebiliyor. Bu protezler uzuv kaybının yarattığı sıkıntıları ortadan kaldırmakla kalmıyor, aynı zamanda da kullanıcıya ilave beceriler kazandırıyor. Bir anlamda “biyonik çağ” başlıyor.

Protez teknolojilerindeki gelişmeler sayesinde “akıllı” uzuvlara sahip olmak mümkün. Bu alandaki gelişmelerin temelinde karbon fiber kompozit materyallerin yaygınlaşması yatıyor. Uzay çalışmaları için üretilen bu materyaller, mühendislerin daha hafif, daha güçlü ve daha dayanıklı protezler tasarlamasına olanak tanıyor. Bilgisayar teknolojisindeki gelişmeler ve yapay zekâ da protez bacaklardaki akıllı yazılımların, kullanıcının yürüme hızını öğrenmesini ve farklı zeminlere göre uyum sağlamasını mümkün kılıyor. Kullanılan jiroskop sensörleri kullanıcının niyetini anlıyor ve güvenli bir şekilde hareket etmesini sağlıyor.

Kol protezleri bacak protezlerine oranla nispeten yavaş bir gelişim sergiledi. Bunun çeşitli nedenleri var: Nedenlerden biri kol ve el kaybının bacak kaybı kadar yaygın olmaması. Kolların daha küçük olması, hareket alanının ise bacaklara oranla daha geniş olması da bir başka neden. Bu ikinci neden gerçek bir kolun hareketlerini gerçekleştirebilecek bir protezin yapılmasını güçleştiriyordu. Ancak teknolojinin gelişmesi ve parçaların küçülmesiyle bu engel de aşılmış durumda.

6 Milyar Dolarlık Pazar

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 2022 yılı itibarıyla dünya nüfusunun yüzde 15’i, yani 1 milyar kadar insan engelli. Yaşanan iki dünya savaşı ve bölgesel savaşlar, teröre karşı devam eden savaşlar, artan nüfus, hızlanan mobilite ve sanayileşmeyle birlikte artan kazalar ve yaygınlaşan hastalıklar amputelerin sayısını artırdı.

Dünyada 57 milyon ampute insan bulunuyor. 2050 yılı itibarıyla damar hastalıkları nedeniyle ampute sayısının iki katına çıkması öngörülüyor. Bu da küresel protez pazarının 6 milyar dolarlık bir sektör hâline gelmesini sağlamış durumdadır. Grand View Research şirketinin araştırmasına göre, 2030 yılı itibarıyla küresel protez pazarı 9,31 milyar dolara ulaşacak.

Günümüzde dünya genelindeki amputelerin sadece yüzde 5’i protez kullanma olanağına sahip. Bunların büyük kısmı da geleneksel protezler kullanıyor ve biyonik kollar protez pazarının henüz küçük bir kısmını oluşturuyor.

Biyonik kolların yaygınlık kazanmasının önündeki en büyük engel yüksek maliyetleri. Özelliklerine bağlı olarak, bir biyonik kolun fiyatı 100 bin doları bulabiliyor. Bu nedenle biyonik kollara erişimde sıkıntılar yaşanıyor.

Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz: Biyonik Çağ Başlıyor

Kaynak: STM ThinkTech

Yorum yapın